Göztepe camiasının sevilen isimlerinden Barış Çetin'in, bir trafik kazasında hayatını kaybetmesi, hem futbolseverleri hem de yerel halkı derinden sarstı. 2020 yılında meydana gelen bu trajik olay, davanın süreci ve sonuçlarıyla birlikte adalet arayışını da gündeme getirdi. Son olarak, dosyanın istinaf mahkemesinden nasıl bir karar çıktığı, tüm olayın yankılarını yeniden artırmış durumda. Barış'ın ailesi ve sevenleri, bu kararın ardından yeni bir adalet mücadelesine hazırlanıyor.

Olayın Gelişimi ve Yargılama Süreci

Barış Çetin, 2020 yılı Temmuz ayında Göztepe'nin taraftar grubu ile birlikte maç sonrası evine dönerken bir aracın çarpması sonucu ağır yaralanmış ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Olayın ardından başlatılan soruşturma süreci, tarafların ve tanıkların ifadeleriyle hızla gelişti. Olay anını gören tanıklar, aracın aşırı hız yaptığına ve sürücünün dikkatsiz davrandığına dair beyanlarda bulunmuştu. Yapılan adli bilirkişi raporu da bu hususları destekledi. Sürücü ise ceza almasına rağmen verilen cezanın yetersiz olduğunu savunan Barış'ın ailesi, sürecin peşini bırakmadı ve istinaf mahkemesine başvurdu.

İstinaf Kararı ve Ailenin Tepkisi

Geçtiğimiz günlerde istinaf mahkemesi, ilk mahkeme kararını onayladı ve sürücünün aldığı cezanın yeterli olduğuna hükmetti. Barış'ın ailesi ve sevenleri, verilen kararın adalet duygusunu zedelediğini belirtirken, sosyal medya üzerinden büyük bir kampanya başlatarak "Adalet için ses ver" hashtag'i ile tepkilerini dile getirdi. Aile avukatları, konunun takipçisi olacaklarını ve yeniden Yargıtay'a başvuracaklarını açıkladılar. Bu dava, sadece Barış'ın hayatının kaybı ile değil, aynı zamanda benzer olaylarda da açılan davaların sonuçları açısından önemli bir örnek teşkil ediyor. Gerçekleşen bu trafik kazası ve sonrasındaki adli süreç, Türkiye'deki trafik güvenliği ve adalet sistemi üzerine bir kez daha düşünmemizi sağlıyor.

Olayın ardından, Barış'ın anısını yaşatmak amacıyla Göztepe taraftarları, çeşitli etkinlikler düzenlemeye başladı. Barış'ın ailesi, bu tür etkinliklerin kendilerine güç verdiğini ve toplumsal bilincin artırılmasına yardımcı olduğunu ifade ediyorlar. Sonuçta, Barış'ın vefatı, sadece bir kişinin hayatının sona ermesi değil; aynı zamanda olası trafik kazalarının engellenmesi ve trafik güvenliğinin sağlanması adına da önemli bir tartışma konusu oluşturdu. Bu tür olayların önlenmesi için yetkililerin daha fazla önlem alması ve toplumu bilinçlendirmesi gerektiği görüşü, tüm halk tarafından benimsenmekte.

Barış'ın hayatını kaybetmesi, sadece bir futbol taraftarının değil, bir baba, kardeş ve arkadaşın da kaybı oldu. Bu sebeple, olayın ardından toplumsal duyarlılığı artırmaya yönelik çalışmaların yapılması, adaletin yerini bulması açısından kritik bir önem taşıyor. Trafik kazalarının önlenmesi adına atılacak adımlar, yaşanan acıların tekrar yaşanmaması için hayati önem taşıyor. Barış'ın soyadı Göztepe camiasında her zaman anılacak ve bu tür olayların bir daha yaşanmaması için mücadele verilecektir. Adaletin tecelli etmesi ve benzer olayların önlenmesi için sürecin takipçisi olmayı sürdüreceğiz.